LEORIC

Khanduras’in krali Leoric, bir zamanlar adil ve asil bir hükümdardi. Ailesine deger verir, karisi ve ogullarini yanindan ayirmazdi. Zakarum dinine karsi da sarsilmaz bir inanci vardi. Bu yüzden Baspiskopos Lazarus kendisine Zakarum inancini yaymak için Tristram adindaki köhne ve kadim bir kasabaya yerlesmeyi teklif ettiginde çok istekli olmadan bu teklifi kabul etmisti. Ancak bilmedigi sey, bu hareketiyle kendini ve soyunu büyük bir lanetin içerisine sokmus olduguydu. Üç Bas Iblis’in plani tikir tikir islemeye devam ediyordu…

Tristram’a geldikten sonra Leoric’in ilk isi kasabanin hemen disindaki büyük manastiri, Zakarum’un ihtisamini yansitacak devasa bir kiliseye çevirmek oldu. Bunu yaparken manastirin altinda hapsedilmis olan Dehsetin Efendisi Diablo’nun etkisine girdiginden, danismani Baspiskopos Lazarus’un ona tekrar ettigi seylerin de aslinda iblisin agzindan çiktigini fark etmedi. Her geçen gün siddeti artan bu fisiltilar, sonunda Leoric’i delirtmeyi basardi. Iyice paranoyaklasan ve herkesin arkasindan is çevirmeye kalktigindan süphelenen Leoric, karisi Asylla’yi bile hain olarak damgalayarak idam ettirdi. Karisinin ve halkin idamlari, sonunda akli basinda kalan askerlerinin isyan etmesine neden oldu ve bizzat Leoric’in en güvendigi kumandanlarindan Lachdanan, kilicini çok sevdigi kralin kalbine saplayarak bu delilige bir son verdi.